nereye dönüyoruz?

by

Bizim memlekette linç bir rejim meselesi olduğu kadar kültür meselesi de olduğu için, pompalı tüfekler, kılıçlar, döner bıçakları, tabanca ve satırlarlarla sokağa dökülen linçci güruha dair haberler, gayet ‘normal’ görünüyor. Normallik, toplumsal mütekabiliyetteki çoğunlukla tahkim edilen ve süreklileştirilen bir şey ne de olsa: Derin devlet, derin toplum. Yeni Türkiye’de de, normallik yine bildiğimiz gibi; ihtiyaç hasıl olduğunda kitleler güruhlaşabilir kolayca. Yerli ve milli değerler bu güruhlaşma üzerine kurulu. “90’lara mı dönüyoruz?” sorusunu bir de buradan alırsak, durumun vehameti daha iyi görünecektir: “Filozof” Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, “delikanlı” cumhurbaşkanı Recep Rayyip Erdoğan’ın, “necip” Türk basının ve sokaktaki “makbul” vatandaşın refleksleri aynı rejim ve kültürün değerleri. Kendi içerisinde, kendisi için bir rasyonalite üretmiş ve o rasyonelliğin dilini oluşturmuş bir normallikten söz ediyoruz. “Çözüm süreci” denilen de, anlaşılan, bu derin -şark kurnazı- aklın bir terbiye etme ve hizaya sokma girişimiydi. Kürt Siyasal Hareketi’nin son olaylarda –ya da daha genel olarak bir çok meselede- neyi-nasıl-neden yanlış yaptığını konuşmak gerekiyorsa da, aslolan hala buradaki normalliğin sorunsallaştırılabilmesidir. Ama, tersi oluyor her zaman olduğu gibi yine; ötekinin yanlışları, aşırılıkları üzerinden konuşuluyor “kamusal düzen” sorunu. Belirli bir tür kamusallığın düzeni bu çünkü. Ve zaten sorunun kendisi de bu. 90’lara döndüğümüz kadar, diyelim bir 50’lere dönüyoruz demek de mümkün bu yüzden. Çünkü, aslında oradan hiç çıkmıyoruz. Normalliğin resmi ve gayri resmi tezahürü olan linç, ötekinin aşırılıkları üzerinden bir dil ve akıl biçimi halinde yeniden ve yeniden normlaştırılıyor. Hiçbir şey aynı kalmıyor ama değişen hiçbir şey de yok.

3 Yanıt to “nereye dönüyoruz?”

  1. EG Says:

    Guzel olmus Kacak. Ellerine saglik

  2. Nakhar G.Y.A Says:

    “Bir ülkede linç gerçekleşebiliyorsa bu devletin otoritesini yitirdiği anlamına da geliyor bu!” dedi geçen gün bir büyüğüm… Bundan sonra işleri çok daha zor, her geçen gün biraz daha batıyor gibiyiz!

  3. Elestirel Gunluk Says:

    Linc’i eski anlamiyla aliyoruz belki. Bugun linc devletin arkadan koordine ettigi bir sey olarak da karsimiza cikiyor.. Devlet cirkin bir suclu gibi cirkin suclarini baskalarina yaptiriyor… Devlet toplumun dusmani gibi isliyor… Sorun orda…

Yorum bırakın